MYOM

myom nedir

MYOM NEDİR?

Fibroid olarak da adlandırılan myomlar, rahim düz kas hücrelerinden köken alan iyi huylu kitlelerdir. Alt karın ve kasık bölgesinde en sık görülen kitleler myomlardır. Milimetrik çapta olabileceği gibi bütün karın boşluğunu kaplayacak bir büyüklükte de olabilir, tek veya çok sayıdadır. Rahmin iç tabakasında, duvarında, dış yüzeyinde ya da rahim ağzında olabilirler.

MYOM KİMLERDE GÖRÜLÜR?

35 yaş üstü kadınların %20’sinde saptanmaktadır. Ailesinde myom öyküsü bulunması myom görülme sıklığını 3-3,5 kat artırır. Myomların östrojen etkisinde büyüdükleri düşünülmektedir. Bu sebeple doğurganlık dönemi en belirgin oldukları ve maksimum büyüme gösterdikleri dönemdir. Östrojenin azaldığı menopoz dönemi ve sonrasında ise küçülme evresine girerler.

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Myomun büyüklüğü ve yerleşimine göre belirtiler değişebilmektedir. Çoğunlukla bir belirti vermezler. En sık karşılaşılan belirti düzensiz adet kanamasıdır. Adet miktarında artış veya adet süresinde uzama görülebilir. Adet dönemi dışında ara dönemlerde lekelenme şeklinde kanamalar meydana gelebilir. Myomun büyüklüğü ve yerleşim yerine göre alt karında basınç hissi, kabızlık, idrar yapmada güçlük gibi şikayetler oluşabilir. Sürekli, geçmeyen ağrı, adet sancısı, cinsel ilişki sırasında ağrı gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Özellikle rahim iç tabakasında veya iç tabakaya yakın bölgede bulunan myomlar, gebelik kaybı, tekrarlayan düşük ve kısırlığa sebep olabilir. Myomların tanısı yapılacak jinekolojik muayene ile rahatlıkla konur. Ultrasonografi tanı ve takipte çok faydalıdır. Çok sayıda myom bulunan kişilerde myomların tam yerleri ve büyüklüklerini saptamak amacıyla MR (manyetik rezonans görüntüleme) kullanılabilir. Çocuk istemi olan hastalarda rahim iç tabakasının durumunu ve şekil bozukluklarını değerlendirmek amacıyla sonohisterografi ve histerosalpingografi (rahim filmi) yapılması, tanı ve tedavi amaçlı kullanılabilecek ek görüntüleme yöntemleridir.

MYOM TEDAVİSİ

Myomlarda tedavi, myomun büyüklüğüne, yerleşim yerine ve hastanın şikayetlerine göre değişmektedir. Hiçbir şikayete sebep olmayan ve rutin jinekolojik muayene esnasında tesadüfen saptanan myomlarda tedaviye gerek yoktur. Bu tür myomlar başlangıçta 3 aylık aralıklarla takip edilir. Eğer boyutlarında bir değişiklik, büyüme yoksa takip aralıkları arttırılabilir. 6 ayda bir, yılda bir muayene şeklinde takibe devam edilir. İlaç tedavisi myomlara bağlı hastada oluşan şikayetleri azaltabilir ancak myomların tedavisinde asıl tedavi cerrahidir. Çocuk istemi olan ve genç hastalarda myomektomi (myomun ameliyatla çıkartılması) ilk seçenektir. Myomun yerleşimine göre laparoskopi (kapalı yöntem), histeroskopi (rahim içine kamera ile girilmesi) ya da laparotomi (açık yöntem) ile ameliyat gerçekleştirilebilir. Myomektomide rahim alınmadığı için sonrasında myomların yeniden oluşma ihtimali bulunmaktadır. Tekrarlamaları sebebiyle ileride ikinci kez ameliyat gerekme ihtimali %20-25’tir. Bu nedenle 40 yaş üstü hastalarda, çocuk istemi olmayan hastalarda myomun kesin tedavisi histerektomi yani rahmin alınmasıdır.

 

Op. Dr. Berfin Ökmen Özkan / Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı / Gaziantep